Elinde Olanları Düşün.. Olmayanları Değil..

Elinde Olanları Düşün.. Olmayanları Değil.. Tanınmış bir profesör, seminerine 100 dolarlık bir banknotu göstererek, 200 kişinin bulunduğu odaya konuşmaya başladı. -“Bu parayı kim ister?” diye sordu ve eller kalkmaya başladı. Profesör; “Bu parayı sizden birine vereceğim fakat önce bazı şeyler yapacağım” dedi. Parayı önce buruşturdu ve dinleyicilere hala bu parayı Devamı…

Dert Ağacı

Dert Ağacı Eski çiftlik evimizi restore etmek için tuttuğum marangoz, işteki ilk gününü zorlukla tamamlanmıştı. Arabasının patlayan lastiği onun işe bir saat geç gelmesine neden olmuş, elektrikli testeresi bozulmuş ve şimdi de eski püskü arabası çalışmayı reddetmişti. Onu evine götürürken yanımda adeta bir taş gibi oturuyordu. Evine ulaştığımızda beni, ailesiyle Devamı…

ÇATLAK KOVA

ÇATLAK KOVA Uzak bir şehirde zengin bir ailenin su ihtiyacını karşılamakla görevli bir sucu yaşarmış. Sucu, boynuna astığı uzun bir sopanın uçlarına taktığı iki büyük kovayla her gün yakındaki ırmaktan zengin ailenin oturduğu eve su taşırmış. Kovalardan biri çatlakmış ve yol boyu sızdırıyormuş. Sağlam olan kova her seferinde ırmaktan patronun Devamı…

Başarının Sırrı

    Başarının Sırrı     Adamın biri tek başına parkta oturuyor, başı ellerinin arasında kara kara düşünüyordu. İşleri bozulmuş, iflasın eşiğinde bir işadamıydı kendisi. Ne yaparsa yapsın bir türlü durumu düzeltemiyordu. Bir taraftan kredi verenler onu sıkıştırırken, diğer taraftan da bir sürü insan ödeme bekliyordu. Çok bunalmıştı ve hiçbir çıkış yolu Devamı…

Ayak İzleri

Ayak İzleri Adamın biri bir gece bir rüya görmüş. Upuzun bir kumsal boyunca Tanrı ile yürüyormuş. Onlar yürürken tam karşılarındaki gökyüzünde de bir film şeridi gibi adamın hayatından sahneler geçiyormuş. Kumsal adamın hayat yolu imiş sanki. Adam kumda iki çift ayak izi kaldığında dikkat etmiş ki, bir çifti kendisinin, bir Devamı…

Acele Etmeyelim

Acele Etmeyelim Bir zamanlar Afrika’da kayıp bir şehri aramakta olan arkeologlar, beraberindeki eşya ve yükleri hayvanların ve yerlilerin yardımı ile taşıyarak uzun bir yolculuğa çıkarlar. Kafile zor tabiat koşullarında balta girmemiş ormanların içinde ilerleyerek, nehirleri çağlayanları geçerek yolculuğa günlerce devam ederler. Fakat günlerden bir gün yerlilerin bir kısmı birden dururlar. Devamı…

Tek Ayakkabı

Ayakkabıcı, yeni getirdiği malları vitrine yerleştirirken, sokaktaki bir çocuk onu izlemekteydi. Okullar kapanmak üzere olduğundan, spor ayakkabılara rağbet fazlaydı. Gerçi mallar lüks sayılmazdı ama küçük bir dükkân için yeterliydi. Onların en güzelini ön tarafa koyunca, çocuk vitrine doğru biraz daha yaklaştı. Fakat bir koltuk değneği kullanmaktaydı. Hem de güçlükle.. Adam Devamı…

Pikmaryon

Pikmaryon Pikmaryon bir heykeltıraştır. Bir gün öyle bir kadın heykeli yaratmıştır ki kusursuz çok güzel bir kadın heykeli olmuştur. Pikmaryon bekâr yaşlı bir adamdır ve de heykeline aşıktır. Hayallerindeki kadını yaratmıştır. Bir gün bir periyle karşılaşır. Peri Pikmaryon’un üç dileğini yerine getirecektir. Pikmaryon periden kendini 20’lik bir genç erkek yapmasını Devamı…

Binlerce Yıldan Günümüze Sevgililer Günü

Binlerce Yıldan Günümüze Sevgililer Günü Sevgililer günü hakkında değişik yorum ve tanımlamaların yapıldığı bu günle ilgili birçok hikâyesi bulunur. İşte bunlardan biri; M.Ö. 4.yüzyıl Roma’sın da kutlanan çobanların Tanrısı (Faunus Lupercus) şenliğine kadar dayanıyor. Hikayeye göre her 15 Şubat’ta genç Romalılar Tanrı Kurt’un yaşadığı varsayılan bir mağaranın önünde toplanıyorlardı. Ortada Devamı…

Kazanmak Ama Neyi?

Kazanmak Ama Neyi? Birkaç yıl önce, Seattle Özel Özürlüler Olimpiyatlarında, tümü fiziksel ve zihinsel özürlü olan dokuz yarışmacı 100 metre koşusu için başlama çizgisinde toplandılar. Başlama işareti verilince, hepsi birlikte koşmaya başladılar. Bir hamlede başlamadılar belki ama yarışı bitirmek ve kazanmak için istekliydiler. Yarışa başlar başlamaz içlerinden genç bir delikanlı Devamı…